Kronik Ağrının Temelleri

Yavaş Gelişir ve Uzun Ömürlüdür

Kronik ağrı ve yaralanma, yavaş yavaş gelişen, kalıcı ve uzun süreli ya da zaman içinde sürekli tekrarlayan fiziksel yaralanma, hastalık veya hastalığa işaret eder. Birçok kronik yaralanmanın hafif semptomları ve düşük dereceli ağrıları vardır ve çoğu zaman aylarca hatta yıllarca göz ardı edilir veya göz ardı edilir. Böyle hafif ağrıları ve ağrıları görmezden gelmek, iyileşmesi güç olan kalıcı bir kronik hasara yol açabilir.

Kümülatif Travma ve Aşırı Kullanım Yaralanmaları

Kronik yaralanmalar bazen kümülatif travma, aşırı yaralanmalar veya tekrarlayan stres yaralanmaları olarak adlandırılır.

Aşırı kullanım yaralanmaları, yavaş yavaş gelişen ince veya belirsiz semptomlara sahip olma eğilimindedir. Küçük, ağrılı bir ağrı veya ağrı olarak başlarlar ve erken tedavi edilmezse zayıflatıcı bir yaralanmaya dönüşebilirler. Aşırı kullanım yaralanmaları, iyileşme için uygun zaman olmaksızın vücudun yumuşak dokularına (kaslar, tendonlar, kemikler ve eklemler) tekrarlayan kullanım, stres ve travmanın bir sonucudur.

tedavi

Kronik yaralanma sorunları genellikle teşhis edilmesi zordur, çünkü sıklıkla zamanla yavaş yavaş gelişen semptomlar gösterirler. Onlar sadece küçük bir sorun olarak başlayabilir ve tedavi edilmezse daha büyük bir şeye dönüşebilirler. Bu nedenle, yumuşak doku yaralanmaları, ortaya çıktıkça, daha kötü bir duruma dönüşmeden önce tedavi edilmesi önemlidir.

Kronik yaralanmalar genellikle yumuşak dokulara travmanın sonucudur. Yumuşak doku ile ilişkili yaralanma tedavisi için yaygın bir kısaltma, dinlenme, buz, kompresyon ve elevasyon anlamına gelen RICE'dir.

Dinlenme : Yaralanma, kas, tendon, ligament veya kemikte meydana gelip gelmediğine bakılmaksızın, uygun şekilde dinlenmek, yaralanmaların iyileşmesi için son derece önemli bir özelliktir. Bir kez yaralandığında, yaralı bölgeyi zorlayan diğer faaliyetler, bir süre sonra yaralanmaya bırakılana kadar durdurulmalıdır. İyileşme süresi, belirli yaralanmalara bağlı olarak değişir, ancak yaralanmanın ardından dinlenme ihtiyacı evrenseldir.

Herhangi bir yaralanma sorununu gidermek için vücudunuza bolca zaman ayırdığınızdan emin olun.

Buz : Soğuk temas, yaralı bölgeye kısa süreli ağrı giderimi sağlar ve aynı zamanda vücudun yaralanan bölgesine kan akışının toplam miktarını azaltarak şişmeyi de sınırlar.

Yaralı bir alana buz uygularken, buzu doğrudan cilde veya vücuda uygulamayın. Bunun yerine, uygulamadan önce buzu bir havlu veya kağıt havluya sarın. Bir yaralanma meydana geldikten sonra 15-20 dakika süreyle bir yaralı alana buz uygulandığı, ancak artık olmadığı ileri sürülmüştür.

Sıkıştırma : Kompresyon aynı zamanda yaralanma sonrası tedavi için de önemlidir. Sıkıştırma, genel şişliğin azaltılmasına ve sınırlandırılmasına yardımcı olur. Sıkıştırma da bazen ağrıyı hafifletmek için çalışır. Yaralanan bir bölgeyi bandajla sarmak, yaralı bölgeye tutarlı bir sıkıştırma sağlamak için iyi bir yoldur.

Yükseklik : Yaralanma meydana geldikten sonra yaralı bir alanın yükseltilmesi de genel şişliğin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Kaldırma, vücudun yaralanan bölgesi kalp seviyesinin üzerine çıkarıldığında en etkilidir. Bu bölgeye kan akışını kontrol etmeye ve böylece şişmeyi azaltmaya yardımcı olur.

Kronik yaralanmalara örnekler: